sağlıklı olmak için bitki çayı içenlerdenseniz aklınıza benim gibi şu soru takılabilir; biz bu bitki çaylarını içiyoruz iyi güzel de, acaba hangi türden bitki çaylarını içsek. yani orjinal; işlenmemiş bitkiyi alıp kaynatıp mı içelim ya da varlığı herkes tarafından bilinen şu kutu içerisinde satılan sallama bitki çaylarını mı içelim ?
İŞLENMEMİŞ BİTKİ ÇAYI MI PAKET BİTKİ ÇAYI MI ?
insanın bulunduğu her yere hilenin, yalan ve üçkağıtın bulaşmaması mümkün mü ? tabi ki mümkün değil. insan oğlu kolay para kazanmak için şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemler geliştirir. sağlıklı yaşamak için kutu çay satın alıp içersiniz ama kazandığı paraya haram bulaştırmasını seven, kuldan utanmaz Allah’dan korkmaz birinin yüzünden sağlığınızdan olursunuz.
kutu içerisinde satılan sallama çaylara hile bulaştırılması, olması gereken bitkinin yerine sahtesinin ya da kimyasal herhangi bir şeyi konulması çok yüksek bir olasılık. bitki çayları kutu içesinden alınıp, paketi açılıp sıcak suyun içine atılana ve işi bitipte çöpe gidene kadar kadar merak edilip içeriğine bakılmaz; hoş bakılsada içine ne karıştırıldığı anlaşılmaz. örneğin rezene çayı ya da papatya çayı veya kuşburnu sallama bitki çayı satın aldınız, şifa niyetine içmek 
istiyorsunuz ama içeriğine ne karıştırıldığını bilmediğiniz için ister istemez tedirgin oluyorsunuz. ki, bir çok bitki çayının içeriğinde yapay aroma var. zaten bitki çayı kutusunun arkasın bu yazar. mesela adam kuşburnu aroması icat etmiş, bitki çaylarının içine bu aromayı karıştırıyor sende kuşburnu çayı içtiğini sanıyorsun.
MARKA BİTKİ ÇAYI ALMAK ÇÖZÜM MÜ ?
insanları aldatmak konusunda marka ürünler, markasız ürünlere nispetle bir miktar daha dikkatli. ama ben markalı ürünlere de güvenmiyorum. öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, yapanın yanına kar kalıyor her şey… ben insanların sağlığıyla ciddi bir biçimde oynadıktan sonra yakalanıp cezaevine giren, devamında da pişman olarak çıkan birisini görmedim.
adamlar yakalanmayı bırak televizyonlarda bangır bangır sahte gıda satıyorlar.
biz sıradan vatandaşlarız, bu memlekette daha düne kadar askerlerimize eşek eti yedirdiler. ne oldu ? ceza alan, “anası ağlatılan” bir sorumlu gördünüz mü ? unutulup gitti işte.
kesinlikle kutulu ürünler almayın ! imkanı olan, vakti olan aktarlardan bu bitkileri işlenmemiş olarak ham haliyle satın alsın ve evinde usulüne uygun olarak kaynatıp gönül rahatlığıyla içsin. biliyorum, bu iş biraz zahmetli bir iş ama olsun; en azından insan ne içtiği biliyor ve en önemlisi bitkinin “gerçeğini” içtiğimiz için sağlıklı yaşama oranımız daha yüksek 🙂
SADECE BİTKİ ÇAYLARINDA DEĞİL KUTU İÇERİNDE SATILAN BÜTÜN GIDALARDAN UZAK DURMALI
evet, sadece bitki çayları değil, kutu içerisinde işlenmiş olarak satışa sunulan ve raflarda aylarca bekledikten sonra bile bozulmayan gıdalardan da uzak durmalı.
büyük şehirlerde sağlıklı yaşamak gerçekten zahmetli ve bir o kadarda zor iş. biz şehirde yaşayan insanlar olarak marketlerin sattığı şeylere “muhtaç” yaşıyoruz. marketler ne satarsa bizler satın alıp evimizde çoluğumuza çocuğumuza, hamile insanlarımıza, yaşlılarımıza yediriyoruz. mümkün mertebe kutulu gıdalardan uzak durmak, hele hele ne olduğu belli olmayan ürünlerden, üreticisinin kim olduğunun bilinmediği yiyeceklerden kesinlikle kaçmak gerek diye düşünüyorum.